Yol hikayelerimize buradan ulaşabilirsiniz.
Kıyıköy Gezi Turu (Deniz Feneri & Kayıkçı Limanı)
Kıyıköy Gezi Turu yazımıza hoş geldiniz. Aslında bu yazı daha çok bizim yol hikayemiz adı altında geçiyor. Olsun sonuçta 2 günde olsa Kıyıköy’ün atmosferini içimizde hissettik. İstanbul’a iki saat mesafedeki Kıyıköy şirin bir sahil kasabası. İki araba dolusu insan düşüyoruz Kıyıköy yollarına, şimdiye kadarki en…
Berlin Duvarı – Berlin’de 3 Gün
2006’nın güneşli bir Eylül günü, 1 gün takılır kaçarım diye geldiğim Berlin‘de 3. günümü geçiriyorum. O sabah Berlin Duvarı’nın şehirde kalan en uzun ve en turistik kısmı olan East Side Gallery’yi görmeye niyetlenip yola koyuluyorum. Hatta vardığımda şansıma etrafta az insan olduğunu görüp, rahat rahat dolanacağım…
Zurih Planı Yapıldı (En Gezilesi Yerler)
Zurih Planı Yapıldı ve yola çıkma vakti. Olayı çözdüm. Duruma hakimim. Artık heyecan içerisinde çarşamba yola çıkmaya, yarın bavul yapmaya, pasaportu çantaya atmaya konsantre olabilirim. Zurih Gezisi için yolculuk öncesi kafamda yaptığım planı sizlerle paylaşmak istedim. Zurih Gezi Planı Anladığım şudur. Zürih 12 bölgeden oluşan (aynı…
Gezintide Gezi Hikayeleri Serisi: “Yiğidin Harman Olduğu Yer”
Yiğidin Harman Olduğu Yer tabiki Prag. Prag’da geçirilen mutsuz 2 gün. Şehre hiç kanım ısınmamış, ertesi sabah Viyana’ya doğru yola çıkmak için hazırlık yapıyorum. Akşam hostelde söylenerek çantamı toparlarken ranzanın üst katında yatan ve saçı sakalı birbirine karışmış Benicio Del Toro kılıklı Meksikalı arkadaşla muhabbete…
Uçan Şef Yollarda Yine
Trenle Yolculuk Hikayemiz sonunda başlıyor. İstanbul’dan Selanik’e doğru yol alan trendeyim. Kompartımanda Gürcü bir kadın var. Sohbete başlıyoruz. Bozuk Türkçesiyle Yunanistan’da çalışan kız kardeşini ziyaret edeceğini anlatıyor. Kadınla konuşurken kafamda tek soru var: Yunanistan ve İtalya sonrası ne yapsam? Kadınla sohbet belli bir noktadan sonra…
Yanlış Koltuk
Yanlış koltuk tamamen tesadüf. Bazen basit bir hata yaparsınız ve o hata çok güzel şeylere neden olur. Benim Anastasia ile tanışma hikayem de biraz böyle oldu. 2006’da bir eylül gecesi Nice’den Barselona’ya gitmeye çalışırken, günlerin yorgunluğu ve dikkatsizliğim birleşince, pek numaralara bakmadan, trende benim koltuğum…
Çanlar Kimin İçin Çalıyor
Aşırı sıcak 2007 yazında, Roma’da tüm gün yürüdükten sonra, tavana aval aval bakıyorum. Akşam ne yesem acaba? Diye düşünürken bir anda hostelin loş odasının kapısı açıldı. İçeri halkımızın yumurta gibi çocuk diye tabir ettiği cinsten parlak, sarı uzun saçlı, mavi gözlü, siyah dar pantolonlu ve…